28 Aralık 2017 Perşembe

İki Renkli Kurabiye

organik ürün

Bir kısmı kakaolu bir kısmı vanilyalı olarak görünen bu enfes kurabiyenin içerisinde sağlığa çok faydalı olan organik bal da kullanılır. Balın bu kurabiyeye verdiği tat paha biçilemez. Bu kurabiyenin içerisinde üç su bardağı kadar un, bir paket kabartma tozu ve bir paket vanilya, bir su bardağı kadar pudra şekeri, bir paket margarinin üçte dördü (oda sıcaklığında), bir bardağın 1/3’ü kadarı mısır nişastası ve süt kullanılır. En son olarak da üç yemek kaşığı kakao kullanılır.
Kurabiyenin yapılışına gelecek olur isek; ilk önce unu eledikten sonra kabın içerisinde oda sıcaklığında beklettiğimiz margarin birbiri içerisine karıştırılır. Daha sonrasında ise pudra şekeri, vanilya, hamur kabartma tozu, mısır nişastası, süt ve yumurta ve bir kaşık bal ilave edilerek iyice yoğurularak birbirine karıştırılır. Hamur tam bir bütün haline geldiğinde ise ortadan ikiye ayrılarak bir parçası kakao ile karıştırılır. İki renk haline gelen hamurlarımız merdane yardımı ile açılarak birbiri içine sarılarak rulo yapılır. Daha sonra dilimlenerek yuvarlak parçalar haline getirilir. Yapılan ruloyu buzdolabında takribi olarak on beş ila yirmi dakika bekletilmesi gerekir. Daha sonra fırına konulmadan önce dilimlere ayrılan kurabiye tepsiye dizilerek önceden ısıtılmış fırına yerleştirilir. 170 derecelik ısıda yaklaşık olarak on ila on beş dakika pişirilmesi yeterlidir. Biraz soğumaya bırakılan kurabiyeler servise hazır hale gelmiş olurlar. Afiyet olsun.

25 Aralık 2017 Pazartesi

Bal Arılarının Pupa Evresi

organik ürün

Organik bal üretiminde görev alan ve çeşitli arı ürünlerinin üreticisi olan bal arılarının da her canlı gibi gerek fiziksel gerek ise çevresel olarak oldukça çeşitli evreleri vardır. Bu evrelerden bir tanesi ve yazımıza konu olan evre pupa evresidir. Koza örme işlemini bitiren larvalar bu örülmüş olan koza içerisinde bir değişim daha geçirmektedir. Bu değişim sonunda ise pupa evresi dediğimiz evreye dahil olmaktadırlar. Bu evrede bal arılarının dış görünüm özellikleri belirginleşmeye başlamaktadır. Örnek olarak ise baş kısmında var olan antenler, petek gözleri ve ağız parçaları gibi fiziksel ve dışsal parçalar daha fazla belirginleşmeye başlamaktadır. Bunun yanında gövde, kanat ve bacaklar da belirginleşmesini tamamlamaya devam etmektedir. Ama karın ve göğüs parçaları henüz ayrımını tamamlamamış iki parça olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu evreden sonra ki son larva evresi de prepupa evresi olarak bilinmektedir. Bu bahsettiğimiz evrede de larva kozasını artık örmüş ve dinlenmek için köşeye çekilmektedir. Baş kapsülü olarak adlandırılan bölümde baş parçası küçülmekte, bileşik gözler ve kafa bölümünde bulunan anten gelişmeye başlamaktadır. Bunun yanında ağız parçaları da saydığımız parçalarla birlikte gelişimine devam etmektedir. Karın ve göğüs bölüm artık derin yarıklar aracılığı ile birbirinden ayrılmaktadır. Beşinci gömlek dediğimiz değişimi yaşadıktan sonra artık pupa evresi tamamen bitmiş olmaktadır. Pupa olgunlaşma evresine girerken pigmentasyon bakımından bileşik gözlerinin renklerinin pembeye döndüğü gözlemlenmektedir.

23 Aralık 2017 Cumartesi

Baldaki Polifenoller

organik ürün



Organik bal içerdiği çeşitli maddelerden dolayı birçok özelliğe sahiptir. Fenolik asitten türetilen ve fenollü bileşenler olarak da isimlendirilen polifenollerin miktarı çiçek kaynaklarındaki seviyelere göre değişkenlik göstermektedir. Pek çoğu antioksidan, bazıları da fitoöstrojendir. Balın başlıca polifenolleri flavonoidlerdir, diğerleri arasında kafeik, vanilik, protokateşik ve galik asitler vardır. Balın polifenolleri antioksidandır ve kimileri C vitamininden daha da etkilidir. İlk kanıtlar, bazı flavonoid olmayan polifenollerin, insan vücudunda onları harekete geçirerek östrojen etkisine sahip olan fitoöstrojenler (bitkisel östrojenler) olduğunu öne sürmektedir. Diğer yiyeceklerdeki fitoöstrojenler üzerinde yapılan çeşitli çalışmalar insanları farklı şekilde etkilediğini göstermiştir.  Kendi östrojen seviyesi yüksek olan bir kadında, fitoöstrojenler hücre östrojen alıcılarına yapışıp onları harekete geçirerek kendiöstrojenlerinin yapışmasını önler. Kendi östrojenlerinin hareketinin daha güçlü etkileri olacağından fitoöstrojenlerin yapışmasını kendi vücut östrojenlerinin hareketini azaltır. Örneğin, şişkinlik, dönemsel kilo alma, endometriozis, fibroitler, ağır ya da düzensiz adet, kısırlık, asabiyet, yumrulu hassas göğüsler, düşük, bulantı, polikistik yumurtalık sendromu, menopoz sorası kanama, kalın rahim duvarı, vajinal akıntı ya da rahim, yumurtalık veya göğüs kanserine sebep olan östrojeni baskın hormon dengesizliği olan kadınlar için yararlı olabilir. Kendi östrojen seviyesi düşük olan (örneğin menopozdan sonra) bir kadında, hücre östrojen alıcılarına yapışıp onları harekete geçiren fitoöstrojenler vücudun östrojen hareketliliğini artırır. Örneğin, akne, yorgunluk, yağlı saç ve cilt, kısırlık, depresyona sebep olan östrojen eksikliği olan kadınlar için faydalı olabilir.

22 Aralık 2017 Cuma

Baldaki Su ve Enzimler

organik ürün


Organik bal, zengin besin değerleri olan ürünler arasında yer alan bir maddedir. Yoğurda ya da diğer mayalanmış süt ürünlerine bal eklemek onların probiyotik bakterilerini besleyerek büyümelerini ve aktivitelerini artırmaktadır. Kimi ballar özellikle oligosakaritler bakımından zengin durumdadır. Bazılarına oligosakarit içeriğine göre biyoaktivite derecesi de verilmektedir. 10+ yüksek, 20+ çok yüksektir. Çoğu bal yalnızca 3+ puan almaktadır. Balın %16-18’lik olağan su içeriği yabani mayanın çoğalmasını önlemektedir. Biraz daha sulu balın ekşimesi olası bir durumdur. Ham balın su oranı %14 oranına kadar inebilmektedir. Arılar nektarı bala dönüştürürken yutak bezleri çeşitli enzimler salgılamaktadır. Nektarın sakarozunu glikoza ve früktoza dönüştüren invertaz bu enzimlerden birisidir. Sindirim enzimi sükraz vücutta da aynısını farklı bir yolla yapmaktadır. Diğer enzim ise nişastayı parçalayan ve diyastaz içeren amilazdır. Bala su katılıp asitliği azaltıldığında ve yeterli sodyum olduğunda, glikozu glukonik aside ve hidrojen perokside dönüştüren glikoz oksidaz ise diğer enzim çeşididir. Son olarak da katalaz ve inulaz da dahil diğer enzimler bulunmaktadır. Koyu renk olan ballar daha yüksek enzim seviyesini içermekte olan ballardır. Enzimler parlak ışık ve aşırı sıcaklıkta etkisiz duruma gelir, arı kovanının içinin çok karanlık olması ve de ısısının işçi arılar tarafından da ayarlanmasının kısmen sebebi ise budur. Eğer bal 40 dereceden fazla sıcaklıkta ısıtılmaz ise enzimleri de eksiksizdir.

21 Aralık 2017 Perşembe

İtalyan Arısı

organik ürünler

Çok eski dönemlerden beri üstün özellik dediğimiz diğer arı türlerinden ayıran özelliklerini korumayı başarmış bir arı türüdür. Ana vatanı olarak Kuzey İtalya gösterilmektedir. İtalyan arılarının genel özelliği olarak çok çalışkan ve oldukça uysal oldukları bilinmektedir. Kovan içerisinde bulunan ana arı oldukça yüksek bir oranda yumurtlama yeteneğine sahiptir. Çalışkan olduğundan bahsederken içine bu durumda dahil edilmektedir. Üreme yani soy/tür devamı için oldukça fazla bir oranda yumurta üretmektedir. Yavruların pek çoğu ölmez ve bu yavruları büyütme yeteneği oldukça iyi olan bu arı türü organik bal, arı sütü, arı zehri, propolis gibi arı ürünlerini de üretme açısından oldukça verimlidir. Nektar toplama işleminde bu kadar çalışkan olan bir arı türünün organik bal üretme konusunda tembel olması beklenemez zaten. Yavru büyütme yeteneğini çok iyi kullanarak ilk bahar döneminde oldukça kuvvetli koloni oluşturmaya yer hazırlamaktadır. Bir yönden zayıf oldukları söylenir. Bu zayıf özellik te oğul verme eğilimidir. Ama petek örme işleminde çok başarılı oldukları kendilerine has petek ballarda belli olmaktadır. Hatta diğer arı ırklarına göre en güzel peteği örmektedirler. Zaten de yapılan araştırmalar, yaşanılan-elde edilen deneyimler söyler ki en güzel petekleri İtalyan arıları tarafından örülmektedir. Dış görünüş olarak oldukça tatlı bir görünüme sahiptirler. Tatlı bir sarı renge sahiptir. Neredeyse tek kötü özelliği olarak oldukça yağmacı olmalarıdır.

20 Aralık 2017 Çarşamba

Bal İle Hazırlanabilecek Maskeler

organik ürün


Kuru ve yıpranmış saçlar büyük bir kitlenin sorunu olup bu sorunu birçok birey doğal yollar ile çözmeye çalışmaktadır. Bu doğal yollardan birisi de organik bal besininin sağladığı etkilerden olmaktadır. Evde kolaylıkla hazırlanabilecek maskelerde bal rol almakta ve pratik bir şekilde hazırlanan maskeler de kolaylık sağlamaktadır. Kuru saçlar için uygulanabilecek avokado maskesi için gereken malzemeler: Üç yemek kaşığı zeytinyağı, yarım kesilmiş bir avokado, bir tane muz, bir tane yumurta, iki ya da üç yemek kaşığı bal ve son olarak da iki yemek kaşığı kadar da ev yoğurdu. Tüm malzemeleri ayarladıktan sonra ilk olarak bir kâsede muz ve avokadoyu çatal yardımı ile iyice ezin. Daha sonra diğer malzemeleri de ekleyerek karıştırmaya başlayın. Malzemeler kıvam alıncaya dek devam edin. Bu maskeyi saç diplerinizden başlayıp saçlarınızın uçlarına kadar masaj yaparak uygulayın ve 20 ya da25 dakika kadar bekleme süresi tutun. Bu süre sonunda ise saçlarınızı ılık su ile iyice temizleyin. Hazırlamış olduğunuz bu maskeyi haftada iki defa saçlarınıza uygulayabilirsiniz. Balın uygulanabileceği diğer maske ise cilt maskesidir. Bunun için bir çay kaşığı limon suyu ve de iki çay kaşığı da bal yeterlidir. Cam bir kâse içinde bu iki ürünü iyice karıştırın. Daha sonra cildinizin tümüne uygulayarak yaklaşık 10 dakika bekletin. Süre sonunda cildinizi soğuk su ile durulayın ve bu maskeyi haftada iki kez uygulayın.  


19 Aralık 2017 Salı

Kuru Ciltlere Ballı Öneriler

organik ürün

Organik bal, sayısız derde deva olan ve çeşitli alanlarda yararlanılan bir üründür. Bal ile hazırlanabilecek birçok yararlı bakım maskesi bulunmaktadır ve saç olsun cilt olsun hepsinde kendisinin yararını görebilmekteyiz. Bal ve avokado ikilisi ile kuru ciltlere sahip olan bireylere bakım maskesi önerisi için gereken malzemeler: bir yumurta sarısı, iki yemek kaşığınca avokadonun iç kısmı ve iki yemek kaşığı da baldır. Bu malzemeleri hazırladıktan sonra maskeyi hazırlamaya başlayalı Anti aging özelliğe sahip hazırlayacağınız bu maske için öncelikle tüm malzemeleri bir kaba alın. Ardından blendır ile karıştırın ya da bir çatal yardımı ile ezin. Sonrasında parmaklarınızla tüm maskeyi cildinize uygulayın ve gerekiyorsa da boynunuza da sürebilirsiniz. Bu şekilde yaklaşık 25-30 dakika kadar maskeyi cildinizde bekletebilirsiniz. Daha sonra maskeyi cildinizden ılık su ile iyice temizleyin. Bu maske ile cildiniz avokado yağı ve bal ile beslenip nemlenecektir. Diğer bir maske tarifi ise yine kuru ciltler içindir. Bal ve yumurta maskesi adı altında hazırlayacağınız bu maske için gereken malzemeler: bir yumurta sarısı, bir yemek kaşığı yoğurt, yarım çay kaşığı kadar badem yağı ve bir yemek kaşığı bal. Tüm bu sayılan malzemeleri bir kâseye dökün ve çırpmaya başlayın. Çırpma işlemine karışım maske kıvamını alana dek uygulayın. Daha sonra maskeyi yüzünüzde beş dakika kadar bekletin ve yüzünüzü yumuşak yüz sabunu ile yıkayın. Bu maske cildinizi canlandıracak ve de pürüzsüzleştirecektir. 

18 Aralık 2017 Pazartesi

Bal Şarabı Üretimi

organik ürün

 
Organik bal bilindiği üzere çok eski zamanlardan bu yana sağlık alanında besin ve ilaç yapımında oldukça yaygın olarak kullanılan bir besin türüdür. Eski zamanlardan bu yana bal değişik bir gıda olarak bal şarabı şeklinde de tüketilmiştir. Antik Yunan zamanında alkollü içki olarak tüketilen bal şarabı günümüzde de orta Avrupa ve Baltık Denizi Ülkelerinde yaygın ve revaşta olarak kullanılmaktadır. Polonya önemli bal üreticisi ve ihracatçısı olarak bilinmektedir. Polonyanın yanı sıra İngiltere, İspanya, Fransa, Portekiz gibi ülkelerde de görülmektedir. Bal şarabı ticareti de azımsanmayacak oranda gerçekleşme olup değişik tatlarda ve çeşitte bal şarabı üretimi gerçekleştirilmektedir. Türkiye’de de oldukça önemli ticari değere sahip olan organik baldan üretilebilecek bal şarabı ticari olarak değer katabilecek bir üründür.
Bal arıları toplamış oldukları nektar özünü kursaklarında kendi enzimleri ile karıştırarak fruktoz ve glikozu ayırır ve balı oluştururken içerideki suyu uçururlar. Bal şarabı yapar iken bal ile suyun karıştırılması gerekir ki fermantasyon gerçekleşsin ve bal şarabı ortaya çıksın. Balın içerisine bir takım baharatlar, aromatik bitkiler ve bazı meyvelerin kullanımı ile tat katılmaktadır. Fermantasyondan sonra fortikasyon işlemi ve şeker ilavesi de yapılmaktadır.
Çok eski zamanlardan bu yana içecek olarak kullanılan bal şarabı aynı zamanda bakterilere karşı önleyici ve enfeksiyonları durdurucu etkisinden dolayı da olumlu etkilerinin olduğu bilinmektedir. Bu şekilde üretimi yapılan bal şarabı Dünya genelinde tüketim görmektedir.

16 Aralık 2017 Cumartesi

Polen Ve Balın Özellikleri

organik ürün
Bu iki organik arı ürünü için ne kadar çiçekten ne kadar nektar toplamak gerekir ve hangi ürünün içinde ne kadar protein, karbonhidrat vs. malzemeler bulunmaktadır? Bu soruların cevabını yazımızda vermeye çalışacağız. 10 tane çiçekten alınan nektardan söz konusu polenin üretimi 3,9 ile 11,5 mg miktarındadır. Almanya’da ise bir çiçeğin üretimi için günde 26 mg olarak belirlemektedir.  Ay çiçeğinden alınan nektardan üretilen polenin içerisinde ham protein miktarı %18,5 olarak verilmiştir. Polenin içerik bakımından kimyasal yapısı şöyledir; %18,5 işlem görmemiş, ham protein bulunmaktadır. Renk olarak ise polenin rengi açık sarıdan koyu kahverengine doğru değişim gösterebilmektedir. Polenin tanecikli yapısı ve bunun görselliği 1981 yılında İngiltere’de yapılmıştır. 10 gr polen içerisinde ise 11 bin adet tanecik olduğunun bilgisi verilmektedir. Organik bal üretimini artırmak için ise bir tavsiye olarak ay çiçeği yetiştirilmesinin tavsiyesi verilmiştir. Bal için kimyasal yapı ve içerik değerlendirmesi yapacak olursak Romanya’da yapılan bir araştırmaya göre 15 tane bal örneğinde %14,7 ile %18,5 oranında yani orta seviyede su oranı bulunmaktadır. Yine aynı konuda Bulgaristan'da yapılan araştırmada ise 28 örnek alınmıştır. Bu araştırmada ise su oranı %15,6 ile %20,9 arasında değişmektedir.
  • Şekerler toplamı; %74,3-79,2 ‘dir.
  • Aminoasit; %0,211
  • Protein miktarı; %216,5
  • Amilaz; 8,3- 38,5’dir. 
Balın yapısında bulunan anti bakteriyel özellikler kayıt altına alınmıştır.  Renk olarak ise sarı, altın sarısı, yumurta sarısı ya da koyu sarı olarak değişmektedir.

15 Aralık 2017 Cuma

Baklagil Yem Bitkileri ve Tohum Üretimi

organik ürün


 Yem bitkilerinde tohum üretimi çeşitli konuları kapsayan entegre bir sistemdir. Ayrıca yem bitkilerinin önemi ise polen ve organik bal kaynağı olmalarıdır. Yem bitkilerine örnek olarak korungayı örnek verebiliriz. Bu bitki yaygın bir ekiliş alanına sahiptir. Kıraç koşullarda en iyi gelişmeyi sağlayan bu bitki aynı zamanda bal arıları için de çok iyi bir polen ve nektar kaynağı oluşturmaktadır. Oldukça kaliteli bir bal ürettiği belirlenmiştir. Farklı yörelerde ve değişik çevre şartları, koşulları (toprak tekstürü, toprak derinliği, sıcaklık ve yağış gibi) değişik tohum üretim sistemlerini gerektirmektedir. Düşük maliyetle yüksek verimli tohum üretiminde karşılaşılan önemli sorunlar, uygulanan tüm tohum üretim ilkelerinin tümünde de ayrı ayrı olarak ortaya çıkmaktadır. Yabancı tozlaşan baklagil yem bitkilerinde başarılı tohum üretimi çeşitli başarılı uygulamalara bağlılık göstermektedir. Bunlar:
  • Yeterli sayıda bal arısı ya da öteki polinatörlerin bulunması
  •  
  • Hastalıklar ile ve zararlı böceklerle mücadele
  •  
  • Sulanabilir şartlarda, koşullarda yeterli sulama suyunun uygun zamanda sağlanması
  •  
  • Üstün kültürel uygulamaların (yabancı ot kontrolü, sıra aralığı ve gübreleme gibi) yapılması
  •  
  • Çiçeklenme, tohum tutma ve hasat döneminde yağışsız bir periyot
  •  
  • Yüksek verimli çeşitlerin yetiştirilmesi

Bu konular üzerindeki ayrıntılı çalışmalar bulunmaktadır. Bunlar arasında yer alan yabancı tozlaşma ve böceklerin tozlaşmadaki rolü, araştırıcıların büyük ilgilerini çekmektedir. Baklagil polen tozları ağır olduğu için rüzgarla kolayca taşınmaz. Böcekler, özellikle de bal arıları polen tozu ve nektar toplarken bir çiçekten diğerine polen tozu taşıyarak döllenmeyi sağlarlar. 

14 Aralık 2017 Perşembe

Önceki Zamanlarda Bal

organik ürün

 
Yapılan kazı araştırmaları sonucunda bal arılarının otuz altı milyon yıl önce jeolojik devirlerden elde edilen fosillerinin olduğu ortaya çıkmıştır. Buradan anlaşılacağı üzere organik balın tarihinin çok eski zamanlara dayandığı anlaşılmaktadır. İspanya’daki bir mağarada bulunan on altı bin yıl önce çizilmiş olan resimlerde arıların yuva yapmış olduğu yuvadan bal alan insan resmileri bulunmuştur. Bu da demek oluyor ki çok eski zamanlar da bile insanlar arı yuvalarından balı alarak besin olarak kullanmışlar.
Aynı zamanda mitolojide de bal oldukça fazla kullanılmış. Örneğin Yunan tanrısı Zeus’un büyütülür iken bal ve süt ile beslenerek büyütüldüğü yazılmıştır. Bir başka Sümer, Hint, Hitit, Mısır’ın eski devirlerinde de baldan oldukça fazla söz edilmiştir. Hipokrat ve tıp öğrencileri insanları tedavi etmek için reçetelerine üç yüz farklı baldan ilaç yazmışlardır.
Eski din kitaplarında baldan bahsedilmiş ve kutsal bir yiyecek olarak nitelendirilmiştir. Kuran-ı Kerim’de bal konusunda tevsir yazılmış, Hristiyan ve Musevilikte de balın önemine vurgu yapılmıştır.
Bal herkesin bildiği üzere çiçeklerin nektarlarından, bitki özlerinden bal arıları tarafından alınarak petek gözüne konulur. Daha sonra balın suyu arılar tarafından uçurularak daha kıvamlı hale gelir. İlk etap da balın %80 i su, karbonhidrat, çiçek tozu, mineral ve vitaminlerden oluşmaktadır. Koyu kıvama gelin balın üzeri yine bal arıları tarafından balmumu ile kapatılarak sırlanır. Bu şekilde saklanan bal uzun süre bozulmadan variyetini devam ettirir.

13 Aralık 2017 Çarşamba

Saka Dikeni Bitkisi

organik ürün

Herkesin ömrü hayatında illaki bir kez yol kenarlarında, ağaçlık alanda görmüş olduğu saka dikeni halk arasında kangal ya da deve dikeni olarak adlandırılmaktadır. Saka dikeninin latince ismi Carduus adpressus olan deve dikeninin Türkiye’de bilinen seksen dört türü bulunmaktadır. Bu türlerin içerisinde sadece üç tanesinin bal özü olduğu ve çok lezzetli organik bala sahip olduğu bilinmektedir. Kangal dikeni çok yıllık bir bitki olup boy ortalaması yirmi ila yüz santimetre arasında değişkenlik göstermektedir. Kangal dikeninin yaprak ve gövdesi dikenlidir. Saka dikeninin çiçekleri oldukça hoş kokulu ve görüntü olarak göze hitap eder. Bu bitkinin çiçekleri temmuz ayında açar ve bir ay çiçekte kalıp ağustos ayına kapanır. Genellikle sulu meralarda, kayalık yerlerde bu dikene rastlamak mümkündür.
Türkiye’de Kastamonu, Zonguldak, Giresun, Rize, Kars, Trabzon gibi şehirlerimizde oldukça çok görülmektedir. Bu bitkinin organik balı oldukça kaliteli ve birinci sınıftır. Saka bitkisinin balı açık sarı renkli olup kokusu da iştah arttırıcıdır. Kristalleşme eğilimi olan bu balın bir dönüme verimi üç kilogram civarındadır.
Deve dikeninin Eski Yunanlardan bu yana kullanıldığını ve o zamanlarda karaciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği yapılan araştırmalarca ortaya konulmuştur. Deve dikeni karaciğerdeki toksik maddeleri uzaklaştırır iken siroza kadar fayda edebilmektedir.                                                                                      
Saka dikeni vücuda dost olup antioksidan özelliği sebebiyle vücuttaki zararlı maddeleri uzaklaştırmaktadır. Hem bitki olarak hem de deve dikeni balı olarak tüketilen bu bitkinin vücuda olan faydaları yadsınamayacak kadar çoktur.
 
 

12 Aralık 2017 Salı

Bal Arılarından Elde Edilen Mumlar

 
organik ürün

Bal arılarının ürettiği balmumu ile diğer arılardan edinilen mumlar arasındaki farklar detaylı bir araştırmaya tabi tutulmamıştır. Doksan üç farklı kaynaktan elde edilen verilere göre balmumu bileşimi ve arıların içerisine koydukları organik bal hakkında bir takım veriler elde edilmiştir. Apis mellifera adansonii türü Afrika’daki ülkelerden ürettiği balmumu sebebi ile ihraç edilen bal arısı türlerindendir. Türkiye’de bulunan bal arısı Apis mellifera’nın Afrika’daki bal arısının ürettiği balmumu ile aynı özelliklere sahip olduğu düşünülmektedir. İki bal arısı türünün de aynı hidrocarbona sahip olduğu bilinmektedir.
Asya Kıtasından elde edilen balmumlarının içeriğinin önemli oranda farklılık gösterdiği söylenebilir. Bu bal mumları kesinlikle Apis mellifera arısının yaptığı balmumunun kesinlikle önüne geçemez. Diğer ülkelerdeki bal arılarının ürettiği balmumu ile Apis melliferanınki arasında değişkenlikler mevcut olup asit değerleri 6 ila 8 yani asitlik seviyesi düşük iken ester değerleri seksenaltı ila doksan arasındadır. Çin’de ise bilinmeyen türler için aynı değerler mevcut olduğu gözlemlenmiştir. 
Apis mellifera yani Türkiyedeki bal arılarının asit esterleri, diesterleri, poliesterleri diğer türlerden kat be kat daha fazla olduğu yapılan araştırmalarca görülmüştür. Türkiye’deki bal arılarınınürettiği balmumları daha yumuşak aynı zamanda daha elastik bir yapıya sahiptir. Örneğin bumble türü arıların ürettiği balmumu otuz ila kırk derece arasında erime noktasını yakalamaktadır. 
Görüldüğü gibi Dünya’da birçok bal arısı türü bulunmakta ve üretilen balmumunun içeriği hepsinde farklılık göstermektedir.

11 Aralık 2017 Pazartesi

Bal Arılarının Polenle Beslenmesi

organik ürün

Bu yazımızda arıların besin maddeleri ile ilgili bilgiler vereceğiz. Arılar mevsimine göre şurup, arı keki, organik bal, polen gibi besin malzemeleri ile beslenmesi yapılmaktadır. Ama daha çok polen yerine polen katkılı besinlerden bahsedilecektir.
  • Polen ve polen katkılı besinler ile besleme etkinliğinde başarıya ulaşmış olmak genelde mevsimsel değişkenler ile ilgili olduğu söylenmektedir. Ama şunu belirtmekte fayda vardır ki soğuk havaları içeren mevsimlerde beslenme çok iyi yapılmamaktadır.
  • İçerisinde yeteri kadar doğal polen katkısı olmayan ya da katkısı olan polen kalitesi çok iyi değil ise yavru üretim kalitesini ve miktarını etkilemektedir. Doğal kalitede polen ve polen katkılı besinler arıların kovan içindeki peteklere yavru bırakmasını teşvik etmektedir.
  • Bazı bal arısı türleri polen yerine kullanılan polen katkısı olan besinleri tüketmeye bilmektedirler. Bu durumun nedeni olarak şu etmenler söylenebilir: Polen de arılar için özel iştah açıcı maddeler bulunmayabilir ya a eksik olabilir. Verilmiş olan bu besinlerde de kuluçkalık dediğimiz şeye çok fazla yakınlaştırılamamış ta olmaktadır.
  • Polen katkılı besinleri ya da poleni direkt olarak kovan içi beslenmede kullanıyorsanız şunu bilmelisiniz ki arıların su kaynağına yakınlığı oldukça önemlidir. Eğer ki yakın mesafede su kaynağı bulunmuyorsa kovan içine su verilmesi oldukça önemlidir.  Su verilme şekli delikli torbalar, su emilimi yapılmış süngerler kullanılmaktadır. Bu ürünler kovan içi nemin korunmasında etkilidir.

9 Aralık 2017 Cumartesi

Organik Balın İçeriği

organik ürün

  Organik balın içerisinde yaklaşık %15-20 arasında su bulunmaktadır. Nektar alınan çiçeğinin kaynağına göre balın içeriğindeki gözlenen değişikliklere ve farklılıklara bağlı olarak fizyolojik etkilerinde de değişiklikler görülebilmektedir. Örneğin, Batı İspanya’nın Atlantik kıyısından alınan farklı (kestane, mürver, süpürge çalısı, ökaliptus, kavun ve polifloral) kaynaklı bal örneklerinde yapılan içerik analizinde, içerik oranlarında belirgin değişim ortaya konulmuştur.   Balın içerisindeki diğer maddeler ise:
  • Total karbonhidrat oranı %64,9-78,1
  • Protein oranı %0,59-1,0
  • Toplam minerallerin oranı %0,131-0,296
  • Total fenolik made %0,078-0,181
  • Flavonoitlerin oranı ise %0,004-0,01’dir.
 Protein, mineral ve flavonoit içeriği açısından en zengin balın, kavun ve kestane balı olduğu, bundan dolayı ise bu iki balın en yüksek antioksidan etkiyi gösterdiği, ökaliptus ve mürver ballarının ise de bu içerikler açısından en düşük bir orana sahip olduğu tespit edilmiştir. Özellikle kestane ve kavun balları düşük sodyum (3,9 mg ve 5,5 mg7 100 g bal) ve yüksek potasyum (239,7 mg ve 234,3 mg/ 100 g bal) seviyesi ile dikkati çekmektedir. Bu açıdan kestane ve kavun ballarının kalp hastaları için ideal diyebileceğimiz bir besin oldukları düşünülmektedir. Genel olarak yüzde seksen gibi yüksek oranda karbonhidrat içeren balın yüksek glisemik indekse sahip olduğu fikri hâkim bir kanıdır. Fakat yapılan çalışmalar balın früktoz içeriği ile glisemik indeksi arasında karşıt bir ilişki bulunduğunu göstermektedir. 

8 Aralık 2017 Cuma

Bal İle Hazırlanan Pratik Karışımlar



organik ürün
 Organik balın doğal olması, onun birçok alanda kullanılmasına ve yararlarından faydalanmasına sebep vermektedir. Bal ile yapılabilecek birçok maske ve kür bulunmakta, bu maske ve kürler de cildimiz için oldukça yararlı olmaktadır. Örneğin ballı yulaflı bir maske hazırlamak oldukça pratik olmakta ve normal cilde sahip olanlar için gereken cilt bakımını sağlamaktadır. Ballı yulaflı maske için gereken malzemeler ise bir ölçü zeytinyağı, bir ölçü soya yağı, iki ölçü bal, ½ limon suyu ve rendesi, bir ölçü kayısı çekirdeği ya da üzüm çekirdeği yağı ve yulaf unudur. Bu sayılan tüm malzemeleri derin bir kaba koyup iyice karıştırın ve koyu bir kıvam haline getirin. Bu kıvamlı maskeyi cildinize, ellerinize ve boynunuza uygulayabilirsiniz. Maskenin etkinliğini arttırmak isterseniz de folyo ile 15-20 dakika kadar kapatabilirsiniz. En fazla ciltte yarım saat kadar duracak bu maskeyi normal ciltler uygulayabilmektedir. Diğer bir maske tarifi ise elmalı bal maskesidir. Bunun için bir elma ki çekirdekleri ile kullanılabilir ve 2 yemek kaşığı da bal gerekmektedir. Elmayı küçük küçük parçalara ayırarak hazırlamaya başlayabilirsiniz. Ardından elmaların içerisine balı da ekleyerek iyice ezin. Daha sonra karışımı buzdolabında on dakika kadar bekletin. Maskenizi alıp hafif hareketler ile yüzünüze uygulayın ve bal yapışkan bir kıvama gelinceye dek devam edin. Sürdüğünüz maskeyi yaklaşık 15-20 dakika kadar cildinizde bekletin ve daha sonra durulayın. Bu maske cildinizi besleyerek canlılık kazanmasını sağlayacaktır.


7 Aralık 2017 Perşembe

Geçmişte Bal

organik ürün

   Minik varlık arılar ve organik bal binlerce yıldır insanların ilgisini çekmiş ve sayısız araştırmalara konu olmuştur. Ele geçmiş olan fosillerden, bal arısının yaklaşık 35 milyon yıl önce jeolojik oligosen devrinde var olduğu anlaşılmaktadır. Yani bal, bu kadar uzun süren bir evrimin son halkasını oluşturmaktadır. İspanya’da bir mağarada bulunan ve neredeyse 16.000 yıl önce çizildiği tahmin edilen bir kaya resminde, arı yuvasından bal alan bir insan tasviri bulunmaktadır. Bu durumdan, insanların balı oldukça eski zamanlardan bu yana tanıyıp tattığı bilgisine ulaşılmaktadır.
   Mitolojiler, çeşitli efsaneler de balın yüzyıllardır kullanımını teyit etmektedir. Yunan mitolojisinde, tanrıların babası olarak görülüp sayılan Zeus’un bal ve süt ile beslenerek büyütüldüğü hikayeler bulunmaktadır. Yazılı tarih devirlerinde, Sümer, Mısır, Hitit ve Hint Medeniyetlerinin kalıntılarında baldan oldukça bahsedildiği bilgileri bulunmaktadır. Zamanımız hekimliğinin üstadı, babası sayılan Hippocrates (M.Ö. 460-377) ve öğrencilerinin tedavi reçetelerinin üç yüzden fazlası bal ile yapılmaktadır. Eski ve yeni semavi din kitaplarında bal kutsi bir varlık olarak yer almaktadır. Hristiyanlar ve Museviler arı ve balı mukaddes saymaktadırlar. Ayrıca Kur’an’ı Kerim’de özel bir sure, ayet ve de hadisler balın değerini anlatmaktadır.
   Bal, çiçeklerin nektar, bitkilerin de yaprak ve kimi parazit böceklerin salgılarının arılar tarafından toplanması ile üretilmektedir. Yıllar boyu bu doğal besin birçok amaç için kullanılmış, birçok medeniyette önemli yer edinmiştir.

6 Aralık 2017 Çarşamba

Ballı Bitkilerden Karahindiba ve Gül

organik ürün

   Organik balın elde edildiği nektarlı bitkiler arasında karahindiba (taraxacum spp.) bulunmaktadır. Halk arasında aslan dişi, köpek marulu olarak da bilinmekte olup taraxacumun kökeni Avrupa’dır. Türkiye’de doğal olarak yetişen yaklaşık 75 türü bulunmaktadır. Nektarın ve polenin fazla olmadığı ilkbahar döneminde, karahindibaların çiçek açması bitkiyi arıcılık mesleği açısından önemli kılmaktadır. Arı bu bitkilerden hem nektar hem de polen toplamaktadır. Parlak sarı çiçekleri arılar için çekici gelmektedir.
   Taraxacum balı, koyu renkte olup çok kıvamlıdır. Bal, kovandan alındıktan kısa süre sonra kristalleşmektedir. Sert bir kokusu ve keskin de tadı vardır. Karahindiba balı %35,6 glikoz ve %41,5 levüloz içerir. Diğer ballı bitki ise gül (rosa spp.) bitkisidir. Gül, mayıs ve haziran aylarında çiçek açan, çok yıllık dikenli bir bitkidir. Melez kabul edilmektedir. Ülkemizde yaklaşık 97 türü doğal olarak yetişmektedir. Gülün nektarlı bitkiler listesindeki yeri biraz tartışmalıdır. Fakat bu bitkinin poleninin bol olduğu ve arılar tarafından toplandığı kabul edilmektedir.

  Bazı araştırmacılara göre gülde hiç nektar bulunmamaktadır. Arı güle yalnızca polen toplamak için gitmektedir. Kimi araştırmacılara göre de arı gülden nektar da toplamaktadır ve oldukça da kaliteli bal yapmaktadır. Diğer bir araştırmacıya göre ise gül hem nektar hem de polen kaynağı bir bitkidir. Sonuç olarak arı, bazı gül türlerinden polen bazılarından nektar bazılarından ise her ikisini de toplamaktadır.

5 Aralık 2017 Salı

Bal Süzme

organik ürün

  Organik balın elde edilmesi ve onun hasadı önemli bir konudur.  Bal süzme yerinin temiz olması gerekmektedir. Kullanılan malzemelerin yıkanmasında kullanılan suyun ise ılık olması, bal bulaşığını kolayca gidermektedir. Yıkanan malzemelerin mutlaka kurulanması gerekir. Bala, su ve yabancı madde karışmasını önleyici tedbirler eksiksiz olarak alınarak ürünün özelliği mutlaka korunmalıdır.
  Bal süzme odasında kullanılan malzemelerin yeterli ve balın yapısını bozmayacak bir özellikte olması gerekir. Kullanılan bıçak ve tarakların da paslanmaz malzemeden yapılmış olması gerekmektedir. Bal sırı alma kapları ve tavaları ile santrfüj ya da extraktörleri yine paslanmaz malzemelerden yapılmış olması önemlidir. Böylece ürünün kalitesini bozmadan süzme işlemi yapılmış olur. Süzülmüş balların filtre edilmesi ve dinlendirilmesi işlemi de yapılmalıdır. Bunun için kalından inceye doğru elek telleri kullanılabilir.  Dinlenmiş ballar daha önce kullanılmamış kalaylı teneke veya varillere konulabileceği gibi çelikten yapılmış malzemeler de kullanılabilir. Bu balların üzerine de hasat zamanı, yılı, yeri ve bölgede hâkim olan bitkilerin isimleri de yazılır ise pazarlamada oldukça kolaylık sağlanmış olur.

   Bal hasat zamanını iyi ayarlamak sureti ile ballarda olgunlaşmayı sağlamak ve ballarda karışmayı önlemek gerekmektedir. Ballı çerçevelerin kovandan alınması ve yeniden süzülmüş çerçevelerin geri verilmesi yağmacılığı önleme açısından önemlidir. Sabah saatlerinde kovandan bal alma, öğlen saatlerinde santrfüjleme, akşam saatlerinde de süzülmüş peteklerin geri verilmesi işlerinin yapılması yağmacılığı önlemektedir.

4 Aralık 2017 Pazartesi

Apiterapi Hakkında Kısa Bilgiler

organik ürün

  Organik bal, birçok alanda sayısız yarar sağlamaktadır. Balın sahip olduğu faydalar çeşitli tedavilerde yardımcı olarak kullanmaktadır. Buna örnek olarak apiterapiyi verebiliriz. Apiterapi bal, arı sütü, arı poleni, bal mumu, propolis, arı zehri gibi arı ve kovan ürünlerinin (apikültürel ürünler), sağlığın korunması, muhafaza edilmesi ve geliştirilmesi, hastalıkların önlenmesi ve tedavisi amacı ile kullanılması şeklinde açıklanabilir. Apiterapi sözcüğünün kökeni bal arısının Latince bilimsel adı (apis mellifera) ve tedavi anlamına gelen Latince therapia kelimelerinden gelmektedir.
   Geleneksel tedavi uygulamalarında arı ürünlerinin yüzlerce yıldır bilinmesine, yanıklar ve yaralar başta olmak üzere kimi sık sık görülen günlük problemlerin tedavilerinde yaygın olarak kullanılmasına veya modern tıpta artrit tedavisinde arı zehrinden faydalanılmasına karşılık, ‘’apiterapi’’ bu yapılan uygulamalardan farklı bir kavram olarak kabul edilmektedir. Apiterapi, kovan ürünlerinin gelişigüzel ve öylesine kullanımlarının haricinde, sağlığın korunması ve hastalıkların tedavisi amacı ile bilinçli ve oldukça sistemli bir biçimde kullanıldığı uygulamalar dizinidir.  Apiterapinin yalnız başına her derde deva bir tedavi sistemi olarak kabul edilmesi elbette söz konusu olamaz. Fakat diğer tedavi seçenekleri ile beraber uygulandığında daha yüksek fayda sağlayabileceği kabul edilebilir bir şeydir.

   Apiterapi, son yıllarda dikkati üzerine çeken tamamlayıcı bir tedavi yöntemi olarak kabul edilmekle beraber arı ürünlerinin sistemli olarak kullanıldığında verebileceği yararları gözler önüne sermektedir. Ayrıca bilimsel çalışmalar ile desteklenerek tıp dünyasında yavaş yavaş kabul görmeye başlamıştır.

2 Aralık 2017 Cumartesi

Ballı Bitkilerden Erik Otu ve Yer Meşesi


organik ürün

   Organik bal sahip olduğu zengin besin değeri sayesinde vazgeçilmez bir yiyecektir. Bulunduğu yöreye ve elde edildiği bitki kaynağına göre değişik adlara sahip olmaktadır. Balın elde edildiği ballı bitkiler arasında erik otu (prunella vulgaris) bulunmaktadır. Bu genusun hemen hemen beş türü ülkemizde doğal olarak yetişmektedir. Erik otu çok yıllık bit bitkidir ve boyu kırk santim kadar olabilmektedir. Çiçekleri ise açık eflatun renginde olmaktadır. Çiçeklenme dönemi de mayıs ayından ekim ayına kadar sürmektedir.
   Erik otu ülkemizde, Çanakkale, İstanbul, Bolu, Bursa, Rize, Çoruh, Balıkesir, Eskişehir, Ankara, Kayseri, Malatya, Tunceli, Giresun, Amasya, Muş, Bitlis, Antalya, Aydın, Denizli, Konya, Mardin, Mersin, Adana, Hakkâri ve Ordu şehirlerinde doğal olarak yetişir. Çiçeklenme döneminin uzun olması ve ülkemizde çok yaygın olarak bulunması sebebi ile erik otu bitkisi önemli ballı bitkiler listesinde yer almaktadır.  Bunun yanı sıra bu bitkinin içerdiği nektar fazladır. Erik otu balı açık sarı renge sahiptir ve çok da güzel bir tadı vardır. Bir dönüm erik otundan 20-50 kilo arsında bal elde edilebilir.
   Diğer ballı bitki ise yer meşesidir. Çiçeklenme dönemi haziran ve ekim ayları arasındadır. İzmir, Samsun, Kütahya, Konya, Denizli, Aydın, Ankara, Nevşehir, Antalya, Adana, Bolu ve İstanbul şehirlerinde doğal olarak yetişmektedir. Çiçeklenme süresi uzun olduğu için önemli nektar bitkisidir. Balı ise açık sarı renktedir ve tadı da hoştur. Bir dönüm kadar yer meşesi ekili yerden 3-5 kilo arasında bal alınabilir.



1 Aralık 2017 Cuma

Ballı Bitkilerden Lüfer Otu ve Güveyi Otu

organik bal

    Arılar, organik bal üretirken çeşitli bitkilerden yararlanmaktadırlar. Doğada bulunan bu bitkiler bal için nektar kaynağı olmakta ve bala da çeşitli bileşikler katmaktadırlar. Bu ballı bitkiler arasında lüfer otu (lotus corniculatus) bulunmaktadır. Halk arasında gazal boynuzu olarak da bilinmektedir. Lotus’un 65 türü doğal olarak ülkemizde bulunmaktadır. Çiçekleri ise altın sarısı renkte olup çok yıllıktır. Bu bitkinin çiçeklenme dönemi haziran ayında başlayıp ağustos ayına dek devam etmektedir.
    Lotus corniculatus, dağ yamaçlarında ve çayırlık alanlarda bulunmaktadır. Ankara, Bolu, Amasya, Rize, Kars, Ordu, Kütahya, Balıkesir, Niğde, Erzincan, Erzurum, Bitlis, Tatvan, Denizli, Edirne, Hakkâri, Van, Mardin, Maraş, Konya, Malatya, Muğla, Adana, Antalya, Konya, Hatay, Kayseri ve Niğde şehirlerinde bu bitkiye sıkça rastlanmaktadır. Bu bitkinin balı açık sarı renkte olup orta kalitededir. Lüfer otundan elde edilen balın kristalleşmesi ise çabuktur.
   Organik balın elde edildiği nektarlı, ballı bitkiler arasında güveyi otu (origanum vulgare) bulunmaktadır. Halk arasında mercan kök, merzen güş ya da keklik otu olarak da bilinmektedir. Origanumun 88 türü ülkemizde doğal olarak yetişmektedir. Fakat bu türlerden üçü nektarlı olarak bilinmektedir. Güveyi otu, otsu bir bitki olup çok yıllıktır. Boyu 25-80 santim arasındadır ve gövdesi dört köşelidir. Güveyi otunun çiçekleri beyaz renkte olup çiçeklenme dönemi de mayıs ayından başlayıp kasım başına kadar devam eder. Kurak ve kayalık alanlarda daha sık rastlanmaktadır.